Geçtiğimiz günlerde Ağrı Kadın Futbol Takımı, hafta sonu oynayacağı lig müsabakası için Siverek deplasmanına gitti. Türkiye Kadınlar 2. Ligi’nde mücadele eden, bu şehrin adını taşıyan bu takım, bu şehri gururla temsil eden kızlarımız, maddi imkânsızlıklar içinde, adeta “kendi kaderine terk edilmiş” bir şekilde yola çıktı.


Düşünün…

Profesyonel bir takım, ligde mücadele eden bir ekip, bu memleketin çocukları; Şeker Fabrikası Müdürü Kürşat Erdoğan’ın tahsis ettiği bir minibüsle ancak gidebiliyor Siverek’e. Bir fabrikanın yöneticisi sahip çıkmasa, belki de takım deplasmana gidemeyecek.


Peki soruyorum:
Bu şehir bu kadar aciz mi?
Bu şehirde 20 tane kız çocuğunu yolcu edecek, ağırlayacak, misafir edecek bir bütçe yok mu?
Bu memleketin iş insanları ne işe yarar?
Ağrı’dan para kazananlar, Ağrı’ya ne veriyor?


Hani bu şehir “kadınlara değer veren” bir şehir olacaktı?
Hani kadın sporuna destek verilecekti?
Hani bu kentin yöneticileri her fırsatta “gençlerin yanındayız” diyordu?


Hepsi sözde kaldı.


Sayın Belediye Başkanı nerede? Sayın Vali nerede? Sayın Milletvekili nerede?


Bu şehirde kadın bir belediye başkanı var; parti politikasında kadın eşitliğinden, gençlikten, spordan, fırsat eşitliğinden bahsediliyor. Ama konu 20 kız çocuğunun Urfa’daki maç için bir gecelik misafir edilmesine gelince, ortalıkta kimse yok.


Bir o kadar acı olan da şu:
Bu şehirde bir mülki amir var.
Sadece bir gecelik konaklama, sadece bir araç tahsisi…
Gerçekten bu şehir, genç kızların spor yapabileceği, gideceği bir deplasmanı bile karşılayamayacak hâlde mi?


Milletvekilimiz nerede?
Bu kızlar sizin değilse kimin çocukları?
Bu takım Ağrı’nın takım değil mi?


En acı olan ne biliyor musunuz?


Bu takım Aile ve Sosyal Politikalar Kulübü adına oynuyor.
Bu çocuklar sizin adınızı taşıyor.
Bu takım yıllardır “Ağrı’nın kadın sporundaki gururu” diye anlatılıyor.


Bugün ise kimse ortada yok.


Sayın İl Müdürü Ertaş Baki’ye soruyorum:
Bu takım sizin adınızla sahaya çıkmıyor mu?
Bakanlığın desteğini almakla övünen bu kulüp, bugün neden sahipsiz bırakıldı?
Madem destek olmayacaksınız, madem bu çocuklara yük olacaksınız, o zaman bu kulübü neden yaşatıyorsunuz?


Geçmişte fotoğraf çektirenler, kupaları alıp kürsüde poz verenler, Dünya Kadınlar Günü’nde kadın sporcular üzerinden vitrin yapanlar…

İş gerçek destek vermeye geldiğinde neden yoklar?


Ayıptır.
Yazıktır.
Günahtır.


Bu kızların tek suçu, bu şehri temsil etmek.
Onlara sahip çıkmak bir lütuf değil; bir sorumluluk, bir borçtur.


Haftaya aynı ayıbı yaşamayın


Şeker Fabrikası, varlığıyla yokluğunu ortaya koyan bir kurum değil ama Müdür Kürşat Erdoğan’ın çabasıyla takım deplasmana gitti.
Peki ya diğer kurumlar?
Onca araç, onca imkân…
Bir tane aracı bu çocuklara tahsis etmek çok mu zor?


Sayın Müdürler, Sayın Başkanlar, Sayın Yöneticiler…
Bu ayıbı daha fazla büyütmeyin.
Haftaya yeni bir deplasman var.
Bu takıma destek olmak boynunuza borçtur.
Bu ihmalin vebalini çekmeyin.


Siverek Belediye Başkanı Mehmet Ali Bucak’a Özel Teşekkür


Bu kötü tablo içinde tek güzel haber, takımın Siverek’e varışında Siverek Belediye Başkanı Mehmet Ali Bucak’ın gösterdiği misafirperverlik oldu. Ağrı’dan sahipsiz giden kızlarımızı kendi ilçesinde en iyi şekilde ağırlayan Bucak Başkan, sporun dostluk ve kardeşlik yönünü hatırlatan örnek bir davranış sergilemiştir.


Bucak Başkan’a, Ağrı Kadın Futbol Takımı’na gösterdiği ilgi ve nezaket için gönülden teşekkür ediyorum.
Keşke bizim şehrimizde de bu inceliği gösterecek yöneticiler çıksa…