Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü olarak göreve başladığı 10 Nisan’dan bu yana hem üniversite hem de şehir için yoğun bir gayret gösteren Prof. Dr. İlhami Gülçin, bugün köşemizin konuğu.
Kendisi yalnızca bilimsel bir otorite değil, aynı zamanda Ağrı’nın yetiştirdiği en değerli şahsiyetlerden biri olarak uzun yıllardır hemşerilerine gurur kaynağı olmuştur. Onu çok eskilerden tanır; isminin geçtiği her yerde içten bir kıvanç duyardık.
Gelişmişlik düzeyi sınırlı bir şehirde doğup dünya ölçeğinde tanınan bir bilim insanı hâline gelmek, ancak olağanüstü bir çalışma disiplini, kararlılık ve yetenekle mümkündür. Bu başarı her akademisyene nasip olmaz, bugün yüzlerce genç, Prof. Dr. Gülçin’i örnek alarak bilimin izini sürmekte ve akademik kariyer hedeflemektedir.
Prof. Dr. Gülçin’in bilim dünyasındaki yükselişi Türkiye adına da özel bir gurur sebebidir. 2012’de Cumhurbaşkanı tarafından Türkiye Bilimler Akademisi’ne (TÜBA) Asosiye Üye olarak atanan Gülçin, 2020’deki 57. Genel Kurul’da TÜBA Asli Üyesi seçilerek bu alandaki en saygın unvanlardan birine kavuşmuştur. 2023 ve 2024 yıllarında aldığı ardışık ödüller onun ulusal ve uluslararası bilim camiasındaki yerini daha da pekiştirmiştir. 16 Aralık 2023’te İlim Yayma Vakfı tarafından verilen “Mühendislik, Doğa ve Sağlık Bilimleri Ödülü”, 26 Aralık 2023’te Cumhurbaşkanı tarafından takdim edilen “100. Yıl TÜBİTAK Bilim Ödülü” ve 26 Şubat 2024’te aldığı uluslararası “37. Khwarizmi International Awards (KIA)” ödülü, bu parlak akademik yolculuğun kilometre taşlarıdır.
Bilimsel üretkenliği rakamlarla değerlendirildiğinde ise ortaya son derece çarpıcı bir tablo çıkmaktadır. SCI kapsamında yayımlanan yaklaşık 600 makalesi, 45 bini aşkın atıfı ve Web of Science verilerine göre 120’lik h-indeksi ile Türkiye’nin en fazla atıf alan bilim insanları arasında yer almaktadır. 2014, 2016 ve 2018 yıllarında dünyanın en fazla atıf alan araştırmacılarının belirlendiği “Highly Cited Researchers” listesine seçilmesi, bilimsel etki alanının küresel boyutunu göstermektedir. Ayrıca King Saud Üniversitesi’nin “Distinguished Scientist Fellowship Program”ı kapsamında danışman bilim insanı olarak görev yapmış; 400’e yakın davetli bildiri sunmuş; 50 lisansüstü öğrenciye danışmanlık yaparak bilimsel birikimini yeni kuşaklara aktarmıştır.
10 Nisan 2025 tarihinde Cumhurbaşkanı tarafından Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörlüğüne atanması, hem şehir hem de üniversite için yeni bir dönem başlatmıştır. Göreve gelir gelmez sergilediği vizyoner yönetim anlayışı, yıllardır beklenen birçok yapısal sorunun çözümünde belirleyici olmuştur. Uzun süredir tamamlanamayan Tıp Fakültesi binası bitiş aşamasına gelmiş, üniversitenin bilgisayar ve teknoloji altyapısı yenilenmiş, modern eğitim araçlarıyla donatılmış bir akademik ortam oluşturulmuştur. Son açıklanan listede Tıp Fakültesi’nin bilimsel üretim açısından Türkiye’nin dördüncü sırasında yer alması, bu çabanın somut bir sonucudur.
Akademik kaliteyi artırmak amacıyla atama ve yükseltme kriterlerinde gerçekleştirilen güncellemeler, üretkenliği öncelikleyen bir bilim kültürünü tesis etmeye yöneliktir. Lojman yönetmeliğinde sağlanan adaletli dağılım, akademik ve idari personelin motivasyonunu güçlendiren önemli bir adım olmuştur. Fakülteleri birebir ziyaret ederek akademisyenleri, idari personeli ve öğrencileri dinleyen Prof. Dr. Gülçin, sorunlara doğrudan temas eden, çözüm odaklı bir yönetim anlayışı sergilemektedir.
Üniversite-şehir ilişkilerinde de dikkat çekici bir canlanma yaşanmaktadır. Akademik yapının sosyal yaşamla bütünleşmesi adına spor faaliyetlerine verilen destek artırılmış, öğrenci kulüpleri daha etkin ve üretken bir hâle getirilmiştir. Çevre duyarlılığına yönelik adımlar sonucunda üniversitenin “yeşil kampüs” girişimi başarılı bir ivme kazanmış ve ilgili sıralamalarda fark edilir bir yükseliş sağlamıştır.
Bu süreçte yönetici kadrolarda yaşanan değişim, yalnızca bir görev değişikliği değil, liyakat temelli bir yeniden yapılanmanın göstergesi olarak okunmalıdır. Doğru kişilerin doğru pozisyonlarda bulunması, kurumsal verimliliği artırdığı gibi üniversitenin gelecek vizyonunu da güçlendirmektedir.
Şehrin sivil toplum kuruluşları, basın temsilcileri ve mesleki örgütleriyle kurulacak güçlü iş birlikleri de bu dönüşümün önemli bir halkasıdır. Orta Doğu Gazeteciler Cemiyeti başta olmak üzere yerel STK’ların, derneklerin ve kanaat önderlerinin üniversite faaliyetlerine daha aktif katılım göstermesi, hem şehir hem de üniversite için sinerji yaratacaktır. Bilimsel üretimin toplumsal yapıyla buluşması, üniversitenin yalnızca akademik bir kurum değil, aynı zamanda şehrin gelişim dinamiğini besleyen bir merkez hâline gelmesini sağlayacaktır.
Bugün Prof. Dr. İlhami Gülçin; bilimsel birikimi, yönetim vizyonu ve Ağrı’ya duyduğu güçlü aidiyet duygusuyla hem üniversiteye hem de şehre değer katmaya devam etmektedir. Uluslararası platformlarda Türkiye’yi başarıyla temsil eden, aldığı ödüllerle bilime yön veren bu kıymetli bilim insanının önderliğinde Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’nin daha görünür, daha güçlü ve daha saygın bir konuma yükseleceğine dair inanç tamdır. Onun başarılarla dolu yolculuğu, hem gençler hem akademi hem de Ağrı halkı için ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.
