Geçen hafta ABD Kongre meclisinde bir utanç yaşandı. Savaş suçlusu olarak aranan ve görüldüğü yerde tutuklanacak olan İsrail Terör Devleti Başbakanı Benjamin Netanyahu, Kongre Merkezi’nde şeref konuğu olarak karşılandı ve kürsüde yaptığı konuşma ayakta alkışlanarak ödüllendirildi.

Alkış, ha alkış öyle mi?

Siz hangi gezegende yaşıyorsunuz?

Vicdanını yitirmemiş insanlık alemi size lanet okuyor. Neredeyse tükürüğü ile sizi boğacak, haberiniz yok.

Sanki 40 bin Filistinlinin soykırımcısı o değil de bir başkasıymış gibi serserice alkışlıyorlar eli kanlı zalimi.

ABD kongre Salonunda bu insanlık düşmanı ayakta alkışlanırken, dışarıda vicdan sahibi ABD halkı da hem onu ve hem de suç ortağı ve bir numaralı destekçisi Joe Biden'i ve şakşakçıları protesto ediyorlardı.

Sözde İslam ülkesi S. Arabistan yönetimi ne yaptı? O da, İsrail mezalimini protesto amaçlı bir tweet atan Kâbe eski imamını tutukladı.

Peki, diğer İslam ülkeleri bu iki aşağılık tavra karşı ne yaptı?

Kocaman bir HİÇ.

Ne ABD yönetiminin bu aşağılık tavrına ve ne de Suud yönetiminin hainane tavrına karşı bir reaksiyon gösterdi.

Yahu bu Suud yönetimi nasıl bir mahluk?

Bunlar Siyonizm'e hizmet etmek için mi o koltuklarda oturuyorlar?

Sizin hiç mi dininiz imanınız yok?

Bir millet nasıl olur da bu derece aleni bir şekilde kendi ırkına ve dinine ihanet edebilir?

Dünyanın zevk-ü sefası bu kadar mı gözünüzü kör etmiş, bu kadar mı insani refleksleriniz dumura uğramış? Anlamak mümkün değil.

Evet,

Sadece Türkiye TBMM Genel Kurulunda, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun ABD Kongresi'nde konuşma yapmasına ilişkin tezkereyi kabul etti.

TBMM Genel Kurulunda kabul edilen, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun ABD Kongresinde konuşmasına ilişkin tezkerede, "Bu demokratik ayıbı esefle karşıladığımızı ilan ediyoruz" denildi. Tezkere yapılan oylamanın ardından Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ ile AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi milletvekilleri tezkereyi ayakta alkışladı.

Yetiyor mu?

Elbette ki hayır!

Peki ya DEM?

Bir çift sözüm de size...

Siz zalim ve mütecaviz İsrail'den mi yanasınız, yoksa mazlum Filistin halkından yanasınız?

Yoksa, yoksa siz Gazze soykırımını mı destekliyorsunuz?

Siz, bu konuda rahmetli Ahmet Kaya’dan da mı bir ders almadınız?

Duymadınız mı Ahmet Kaya'nın ölmeden önce bu konu hakkındaki dediklerini?

Siz Kürt halkını temsil ettiğinizi söylüyorsunuz. Hangi Kürt İsrail soykırımını onaylıyor?

Ağrı'daki iyiliğin adı: Türk Kızılayı
Ağrı'daki iyiliğin adı: Türk Kızılayı
İçeriği Görüntüle

Bir tane Kürdü bana gösterin. Bulamazsınız.

Ha, "Bizim varlık nedenimiz Siyonizm" diyorsanız, bunu Kürt halkına açıklayın, açıklayın ki, Kürt halkı nereden beslendiğinizi bilsin.

Tüm bunlar yaşanırken, gecekondu terör devleri ne yaptı?

Onlar da, Han Yunus’a tahliye emri verip saldırı uyarısı yaptı...

Yetmedi, sahra hastanesini bombaladı! 31 kişiyi hunharca katletti.

İsrail’in Gazze’ye saldırılarının 295’inci gününde daha önce güvenli bölge ilan ettiği Han Yunus’a saldırı düzenleneceğini açıklayarak Gazzelileri bir kez daha yerinden ediyor. Telefonlara yollanan SMS ve ses mesajlarıyla duyurulan tahliye emrinde bölgeye çok şiddetli saldırılar düzenleneceği duyuruldu.

Tüm bu olup bitenlere karşın, acizane bir önerim var.

Türkiye de, İsmail HANİYE'yi davet edip TBMM'de ağırlayarak misliyle alkışlaması ibreti alem için gereklidir.

Peki, sadece Türkiye mi?

Elbette hayır.

Bütün İslam ülkeleri.

Bu mümkün mü? İman varsa, imkan da var ve pekalâ mümkün.

Ama gelin görün ki, her birinin ipi Siyonistlerin elinde ve onlar bunu yaptırtmazlar. Hatta Suud yönetimi Netanyahu'yu davet ederek tıpkı ABD'deki gibi onore edip alkışlatmazsa şaşırmayın.

Göz göre göre Gazze yok ediliyor. Filistin yok ediliyor ve Mescid-i Aksa'nın esaret çemberi her geçen gün daralıyor.

Müslümanlar bu utanç karşısında ya suskun, ya da zımni olarak bu işgale ve bu zulme göz yumuyor.

Bu zillet ve meskenet hali tedrici olarak işi Kâbe'ye doğru sürüklüyor, haberleri yok!

Doğrusu ben Müslüman görünümlülerden ümidimi kestim. Onlardan bir şey çıkmaz. Onlar, zevk-ü sefa içerisinde debelenerek gününü gün etmekle meşguller. Hem de olup bitenler karşısında sağır ve dilsiz olarak.

Ne varsa yine vicdan sahibi ecnebilerde var.

Kim onlar?

Hani, "gâvur" diye aşağılıyoruz ya, işte onlar ve onların vicdanı yanan yüreklere su serpiyor.

Henüz vicdanlarını yitirmeyenlere selam olsun...