Ağrı Belediyesi yaptığı açıklamada, kentte düzenlenmesi planlanan 8. Ağrı Geven Balı Festivali için gerekli kolaylık ve katkıları sağlamaya hazır olduklarını ilgili kurumlara bildirdiklerini duyurdu. Ancak Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından festival alanı olarak Millet Bahçesi’nde ısrarcı olunmasının sorun yarattığını belirten belediye, parkın yurttaşların günlük kullanımına açık ve şehrin en önemli sosyal yaşam alanı olduğunu vurguladı.

Belediye, yoğun stant kurulumu ve ağır etkinliklerin parkın yeşil dokusuna zarar vereceği gerekçesiyle, festival için Millet Bahçesi’nin yanında bulunan hangar alanını tahsis ettiklerini ve gerekli izinleri verdiklerini açıkladı. Ancak Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’nün süreçte belediyenin önerisini kabul etmediğini, resmi yazışmaların yok sayıldığını ve belediye eşbaşkanlarının tanınmadığını ifade eden belediye, festivalin ertelenmesi kararının kendilerinden değil, organizasyonu yürüten kurumların tercihlerinden kaynaklandığını savundu. Açıklamada, Ağrı Belediyesi’nin halkın ortak kullanım alanlarını koruma sorumluluğundan vazgeçmeyeceği ve kentteki tüm kültürel etkinlikleri desteklemeye devam edeceği mesajı verildi.

OGC Olarak Bizce Nasıl Davranılmalıydı

Belediyenin açıklaması, resmi açıdan bakıldığında haklı bir gerekçeye dayanıyor olabilir. Fakat belediyecilik sadece kanun maddeleriyle yürütülen katı bir yönetim biçimi değildir. Belediyecilik, esneklik gerektirir; bu yüzden “gönül belediyeciliği” kavramı sık sık dile getirilir. Örneğin belediye başkanları zaman zaman evlenen çiftlere bütçeden hediye verir, bunun kanunda özel bir düzenlemesi yoktur ama toplumun beklentisine uygun olduğu için yapılır.

Bu olayda da iki alan da belediyeye ait. Belediye “A alanını kullanın” dedi, fakat organizasyonu yürüten kurum “B alanını” tercih etti. Sonuçta tüm protokol orada toplandı. Böyle bir tabloda belediye başkanının yapması gereken şey, protokoldeki büyüklük sırasını gözetmek, devletin valisi ve milletvekilleri karşısında sitemini dile getirmek ama etkinliğin yapılmasına rıza göstermekti. Çünkü belediye, şehirde sadece bir kurum değil; şehrin emini, şehrin büyüğüdür.


Eksi 25 derecedeki Ağrı Dağı Zirvesine dağcılar ulaştı
Eksi 25 derecedeki Ağrı Dağı Zirvesine dağcılar ulaştı
İçeriği Görüntüle

Protokol Dengesi ve Mustafa Koç’un Tavrı

Ağrı protokol listesine bakıldığında en üstte Vali Mustafa Koç, ardından milletvekilleri, 12. Mekanize Piyade Tugay Komutanı ve dördüncü sırada Ağrı Belediye Eşbaşkanı Hazal Aras bulunuyor. Dolayısıyla Ağrı’da belediye eşbaşkanı, protokolde dördüncü sırada. Böyle bir durumda valinin iradesi ve devletin önceliği göz ardı edilemez.

Bu noktada önemli bir ayrıntıyı vurgulamak gerekir: Valimiz Mustafa Koç, olaya sağduyulu yaklaşmıştır. İsteseydi kolluk kuvvetlerini kullanarak etkinliği Millet Bahçesi’nde yaptırabilirdi. Belediye buna karşı bir yaptırım uygulayamazdı. Fakat vali böyle bir yola gitmedi, krizi büyütmedi. Bu yaklaşımı için Vali Mustafa Koç’a teşekkür etmek gerekir. Zira aksi durumda tartışma daha da büyür, kentin gündemi gereksiz bir şekilde gerilirdi.

Kriz Kimin İşine Yarayacaktı?

Eğer vali, festivalin Millet Bahçesi’nde zorla yapılmasına izin verseydi bu tartışma belediye eşbaşkanı Hazal Aras’ın siyasi prim toplamasına yarayabilirdi. Zira böyle bir kriz, partisi içinde “direnen, mücadele eden belediye” algısını güçlendirecek ve siyasi kazanıma dönüşecekti. Mustafa Koç bu ihtimali de görerek süreci büyütmedi, sağduyuyla davrandı.

Ağrı Belediyesi’nin resmi açıklaması kurumsal açıdan kendisini haklı çıkarabilir. Ancak belediyecilik sadece yazıya dökülmüş kanunlardan ibaret değildir; uzlaşı, esneklik ve şehrin bütün paydaşlarını kucaklamakla anlam kazanır. Bu süreçte belediyenin daha yapıcı bir yol izlemesi beklenirdi. Öte yandan Vali Mustafa Koç’un krizi tırmandırmayan tavrı, şehirde sükûnetin korunmasına hizmet etmiştir.

Ağrı’nın ortak çıkarı, kültürel etkinliklerin zenginleşmesi, halkın yaşam alanlarının korunması ve kurumların birbirini yok saymadan hareket etmesidir. Bu olay, tüm taraflara ders olmalı: Kurumlar restleşmek için değil, şehir için birlikte üretmek için vardır.