Taşlıçay

Taşlıçay TOKİ: Ev Değil, İdari Bir İnat Projesi

Devletin yatırımı halka rağmen yapılırsa, sonuç konut değil enkaz olur. Taşlıçay’da yaşanan tam olarak budur.


Devletin yatırımı halka rağmen yapılırsa, sonuç konut değil enkaz olur. Taşlıçay’da yaşanan tam olarak budur.

Taşlıçay ilçesinde yapılması planlanan TOKİ konutları, daha imza aşamasında fiilen çökmüştür. Bugün hak sahiplerinin sözleşmeye gitmemesi bir “tesadüf” değil, aylarca biriken öfkenin doğal sonucudur. Ulaşımı olmayan, altyapısı bulunmayan, suyu dahi olmayan bir alana milyonlarca liralık konut dayatılırsa, halk da en doğal hakkını kullanır: İmzaya gitmez.

Sabah saatlerinde meslektaşımız Gazeteci Hüseyin Arslan’ın servis ettiği haber, Taşlıçay TOKİ krizinin artık gizlenemez hale geldiğini ortaya koydu. Hak sahipleri açıkça şunu söyledi:

“Bu ıssız yere 3–4 milyon lira yatırmayacağız. Burası yarın güvensizliğin merkezi olur.”

Bu sözler abartı değil, yaşanmışlıkların özetidir.
Hamur’daki deprem konutları ortada.
Diyadin’deki deprem konutları ortada.
Şimdi sırada Taşlıçay mı var?

Peki bu projeler kimin döneminde, hangi akılla, hangi yer seçimiyle yapıldı?
Bunu elbette araştırıyoruz ve araştırmaya devam edeceğiz. Çünkü burada mesele TOKİ değil; mesele TOKİ’yi masa başında haritaya bakarak yönlendiren idari zihniyettir.

Devletin koca yatırımını alıp dağ başına gömmek, bunu “hizmet” diye sunmak, en hafif ifadeyle kamu aklına ihanettir.
Burada şu sorular sorulmadan bu dosya kapanmaz:
• Bu arsa neden seçildi?
• Bu alan kimin önerisiydi?
• Ulaşım, su, altyapı raporları var mıydı?
• Yoksa birileri arsa rantı mı kolladı?
• Yoksa vatandaş “nasıl olsa mecbur” mu sanıldı?

Eğer halkı keriz yerine koyan bir anlayış varsa, bugün yaşanan bu toplu imza boykotu onun tokat gibi cevabıdır.

Şunu açıkça yazalım:
Bu TOKİ krizi bugün bitmez.
Yarın da bitmez.
Üç ayda bir, altı ayda bir gelen her bakana bu dosya anlatılır.
Ve sonunda ne olur biliyor musunuz?
Atıl hale gelen konutlar askeriyeye ya da başka bir kuruma devredilir.
Yani yine devlet zarara girer, yine millet kaybeder.

Yazık…
Günah…

Bu memleketin parasını, bu ülkenin kaynaklarını yanlış yer seçimiyle, inatla, halkı dinlemeden çöpe çeviren kim varsa, bu vebalin altından kalkamaz.

Taşlıçay halkı net konuştu:

“Ev istiyoruz ama sürgün yeri değil.”

Bu sesi duymayanlar bilsin ki, bu dosya kapanmayacak