Ağrı'da Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, hükümetin kamu emekçilerine yönelik maaş zammı teklifine sert tepki göstererek basın açıklaması gerçekleştirdi. Konfederasyonun Ağrı Şube Başkanı Hüseyin Akboğa, meydanlarda yaptığı açıklamada, hükümetin sunduğu zam teklifini "sefalet ücreti" olarak nitelendirdi ve insanca yaşam şartlarının sağlanmasını talep etti.
Başkan Akboğa, açıklamasında 8. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde hükümetin son ana kadar beklettiği zam teklifini salı günü açıkladığını belirtti. Teklifin detaylarını paylaşan Akboğa, 2026 yılı için ilk altı ayda yüzde 10, ikinci altı ayda yüzde 6; 2027 yılı için ise her iki altı ayda yüzde 4 oranında zam öngörüldüğünü ifade etti. Bu oranların kamu emekçisinin yaşam koşullarını iyileştirmekten uzak olduğunu vurgulayan Akboğa, "Bu teklif kamu emekçisine açlık sınırı ile yoksulluk sınırı arasındaki alanı reva görmektir. Ölümü gösterip sıtmaya razı etme taktiğini kabul etmiyoruz." dedi.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu AR-GE birimi Kamu-Ar'ın yaptığı araştırmaya göre, Temmuz ayı itibarıyla Türkiye'de açlık sınırının 27 bin 670 lira, yoksulluk sınırının ise 85 bin 344 lira olduğunu belirten Akboğa, hükümetin sunduğu zam teklifinin bu rakamlarla bağdaşmadığını dile getirdi. "Kamu emekçisinin evine meyve sebzenin taneyle, etin ise ayda bir girdiği bir dönemde bu teklif vicdanlarda karşılık bulmamaktadır." ifadelerini kullandı.
Birleşik Kamu-İş olarak taleplerini net bir şekilde ortaya koyduklarını belirten Hüseyin Akboğa, birkaç öneri sundu. Taban aylığı katsayısı, aylık katsayısı, yan ödeme katsayısı, ek ödeme ve diğer maaş kalemlerinde yüzde 72 oranında artış yapılması gerektiğini ifade etti. Ayrıca 2026 ve 2027 yıllarının her yarısında yüzde 25 oranında zam yapılmasının insanca yaşam koşulları için zorunlu olduğunu vurguladı. Akboğa, bu taleplerin karşılanmaması durumunda örgütlü mücadeleye devam edeceklerini belirterek, "Sloganımız belli: Direne direne kazanacağız!" dedi.
Hükümete seslenen Birleşik Kamu-İş Ağrı Şube Başkanı, Cuma günü yeni bir teklif sunulacağını hatırlatarak, insanca yaşam koşullarını sağlayacak bir zam oranının açıklanmaması durumunda kamu emekçilerinin iş bırakma eylemine gideceğini duyurdu. "Eğer hükümet sefalet teklifini geri çekmezse pazartesi günü tüm Türkiye'de iş bırakacağız ve Ankara'da toplanarak Çalışma Bakanlığı'na yürüyeceğiz," dedi. Akboğa, mücadelenin dozunun giderek artacağını da sözlerine ekledi.
Açıklamasında hükümetin ekonomi politikalarını da eleştiren Akboğa, yanlış yönetim nedeniyle çalışanların geçinemediği, gençlerin geleceğe dair umutlarını yitirip yurt dışına yöneldiği bir ortamın oluştuğunu ifade etti. "Devlet itibarı, çalışanlarına haklarını vermekle sağlanır. En büyük resmi konvoyları kurmakla değil; okullara tuvalet kağıdı koyabilmekle olur." dedi.
Son olarak hükümete çağrıda bulunan Akboğa, "Gelin bir memur ailesinin evine bir gün konuk olun. Kira, fatura ve gıda masraflarını hesaplayın bakalım ay sonunu getirmeye matematiğiniz yetecek mi!" diyerek meydan okudu. Akboğa, insanca yaşam şartlarının sağlanmaması durumunda kamu emekçilerinin meydanlarda direnişe geçeceğini ve haklarını alana kadar mücadeleye devam edeceklerini ilan etti.
Birleşik Kamu-İş’in Ağrı’da gerçekleştirdiği bu açıklama, Türkiye genelinde kamu emekçilerinin maaş zamlarına yönelik tepkisini bir kez daha gözler önüne serdi. Gözler şimdi hükümetin yeni zam teklifinde.
