Cabar Şıktaş’ın Kaleminden”Çetin Günlerin Adamı Haydar Aliyev”

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Yeşil Iğdır’da yazan, usta gazeteci Cabbar Şıktaş’ın kaleminden”Çetin Günlerin Adamı Haydar Aliyev”

Umumi lider Haydar Aliyev’in doğum günü münasebetiyle aklıma bu başlık geldi. Çünkü ben onu ilk tanıdığımda derin bir çetinlik vardı yaşantısında.

Koskocaman SSCB dağılmaya yüz tutmuş, Kızıl Ordu Bakü’de katliam başlatmış ve bu yaşananları kabullenemeyen

Haydar Aliyev görevinden istifa etmişti.

Dünyanın yarısına hükmeden bir imparatorluğun ikinci adamlığını bırakıp doğduğu Nahçivan’a gelmişti.

Aliyev, henüz evinde oturmuş Azerbaycan ve Nahçivan’ın geleceği ile ilgili kafa yorarken ben 1991 yılında Nahçivan sokaklarında ismini işitmiş ve bir an önce onunla tanışmak için can atmıştım.

Nahçivan Azadlık Meydanı hıncahınç insan dolmuştu. Nahçivanlılar Haydar Aliyev’in Ali Meclis Başkanı olmasını istiyorlardı.

Halkın sokağa inmesi sebebiyle kabul etmişti Ali Meclis Başkanlığını. Oysa SSCB gibi devasa bir imparatorluğun ikinci adamlığını elinin tersiyle itmiş, ulvi bir görev olarak kabul ettiği Ali Meclis Başkanlığına evet demişti.

Nahçivan çok zor günler yaşıyordu. Abluka altındaydı. Türkiye sınırı yok, İran sınırı çok aktif değildi. Hemen kolları sıvadı ve sabahlara kadar stratejiler geliştirerek HASRET köprüsünün açılmasını sağladı.

Nahçivan’ı dünya ile entegre ederek kalkınmasına ışık tuttu.

Elbette Türkiye’nin katkısı büyüktü. Ama Türkiye ile diyalogları geliştirmek için doğru zamanda, doğru adımlar atması gerekiyordu.

Ayrıntılara girmek istemiyorum. Sadece yaşadıklarımı, gördüklerimi, kendisinden duyduklarımı kısaca özetlemek istiyorum.

Ruslar Nahçivan’ı terk ederken hiçbir silah ve mühimmat götürmelerine izin vermedi.

İlk Milli orduyu Nahçivan’da yarattı.

Hem milletin iaşesini sağlamaya çalışıyor hem de devlet yapılanmasını hızlı bir şekilde tamamlamaya çalışıyordu.
Ermeni’lerin gaz hattını kapatmaları sebebiyle insanlar ısınmak için bütün ağaçları kesip yakıyorlardı. Bugün o kesilen ağaçların yerine Ali Meclis Başkanı Sayın Vasıf Talıbov yüzlerce kat fazlasını yeniden ektirdi.

O dönem Türkiye’den ve İran’dan elektrik satın almaya başladı. Şimdi ise Nahçivan her iki ülkeye de elektrik satıyor.
Kısa sürede halkın ihtiyaçlarını karşılamak için projeler gerçekleştirirken aynı zamanda da Ermeni’lerin saldırdığı Sederek bölgesinde yaşanan savaşı idare etmek durumundaydı.

Stratejiyi çok iyi biliyordu. Öngörüsü güçlü, hafızası inanılmazdı. Savaş öncesi Sederek cephesine bizzat yazdığı el yazısı talimatname ile beni göndermişti. Onlarca kez yaptığım görüşmede, dünya kamuoyuna vermem gereken mesajları bizzat bana ileterek söylemem gerekenleri bildiriyordu.

Hakeza savaş anında da bütün basın dünyasının ve kamuoyunun dikkatini çeken mesajlar vererek dünya kamuoyunun dikkatini Karabağ’a yöneltiyordu.

Umumi lider Haydar Aliyev’i ben rahatlıklar içerisinde tanımadım. Nahçivan’da tanıdım, tanıştım ve elini öptüm. Yani zorluklar, sıkıntılar, savaşlar ve yokluklar ön plandaydı.

Azerbaycan’a gittikten sonra yoğun devlet işleri, ülkenin iç kargaşasının giderilmesi ve gelişmesinin sağlanması çokta kolay değildi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı seçildiğinde de rahat yüzü görmedi. Bugünkü Azerbaycan’ın temelleri o gün güçlü atılmamış olsaydı, bugün belki de çok sıkıntılar çekilirdi.

Hem Azerbaycan’da ve hem de Nahçivan’da devlet adamlığı tartışılmaz olan Umumi liderin izleri sağlam bir temel üzerine inşa edilmesine vesile olmuştur.

Sağlam temellerin ardından şuan iki öğrencisi iş başındadır.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev ve Nahçivan Muhtar Respublikası Ali Meclis Başkanı Vasıf Talıbov.Bu kutlu bayrağı üstatlarından aldıkları gibi şahlandırmaya devam etmektedirler.

Umumi liderim, ad günün mübarek olsun.