AK Parti Diyarbakır Milletvekili Suna Kepolu Ataman, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada “Terörsüz Türkiye” sürecine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Konuşmasını “Diyarbakır’ın kızı” kimliğiyle yaptığını vurgulayan Ataman, sürecin en fazla Diyarbakır’ı ve anneleri ilgilendirdiğini söyledi. Ataman, Türkiye’nin annelerin gözyaşı üzerinden değil, annelerin duası üzerinden yükseleceğini belirterek, yürütülen sürecin tarihi bir sorumluluk taşıdığını ifade etti.
“Bu Süreç Meclisimizin Sahiplendiği Paha Biçilmez Bir Süreçtir”
TBMM çatısı altında kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu aracılığıyla çok kıymetli bir sürecin yürütüldüğünü belirten Ataman, bu sürecin ciddi siyasi riskler ve cesaret gerektiren kararlar barındırdığını dile getirdi.
Ataman, sürecin güçlü ve kararlı bir siyasi irade gerektirdiğini vurgulayarak, “2013 yılında ‘çözüm için baldıran zehri içmek gerekirse içeriz’ diyen Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli’nin bilgeliği bu süreci başlatabilirdi. Nitekim öyle de olmuştur.” ifadelerini kullandı.
“Bu Sorunun Çözümü İçin İkinci Bir Şans Yok”
Konuşmasında sürecin muhatapları ve liderlik vurgusuna da değinen Ataman, Abdullah Öcalan’ın çağrıya verdiği yanıtın süreci anlamlı kıldığını ifade ederek, “Bu ülke bu sorunu şimdi, bugün, bu Meclis ve bu iktidarla çözmek zorundadır. İkinci bir şansı yoktur. Bu iklim bir daha oluşmayacaktır.” değerlendirmesinde bulundu. Ataman, Türkiye’nin bir yol ayrımında olduğunu belirterek, “Ya şimdi ya hiçbir zaman” noktasında olunduğunu söyledi.
“Bu Millet Bir Gün Hepimize Hesap Sorabilir”
Sürecin ertelenmesi halinde ağır bir vicdani sorumlulukla karşı karşıya kalınacağını dile getiren Ataman, “Aksi halde bu millet hepimize ‘Bu kadar can verdik, kaç can daha istersiniz?’ diye sorar. Ne olur uzatın ellerinizi. Cumhuriyetin ikinci asrı, birinci asrının en büyük sıkıntısından kurtularak başlasın.” sözleriyle çağrıda bulundu.
“Diyarbakır’daki Umuda Kıymayalım”
Konuşmasının sonunda Diyarbakır’daki annelere dikkat çeken Ataman, bölgedeki yaslı annelerin gözlerinde yeşeren umudun görülmesi gerektiğini belirterek, “Diyarbakır’a gelin, annelerin gözlerinde yeşeren umudu görün. O ümide kıymayalım.” dedi.
Ataman ayrıca, sürecin hiçbir şekilde şehit aileleri üzerinden istismar edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, bir daha şehit cenazelerinin olmadığı bir Türkiye temennisiyle tüm şehitleri rahmet ve minnetle andı.